Dünyanın En İyi Termal Suları
Dünyanın En İyi Termal Suları hakkında bilgi almak için yazımızı sonuna kadar okumalısınız. Kaplıca, yeraltı sularının eriyen çeşitli mineralleri de içerisine alarak yeryüzüne çıktığı alanlara kurulan işletmelerdir. Kaplıcalar çıktıkları bölgelere göre farklılık göstermektedir. İçeriğinde yer alan mineraller, kaplıca sularının ısısı ve o bölgenin basıncı gibi farklılıklara göre kaplıcalardan çeşitli hastalıkların tedavisinde yararlanılmaktadır. Kaplıca suları içeriklerine göre tuzlu, karbondioksitli, iyotlu, radyoaktif ya da kükürtlü olabilmektedir.
Dünyanın En İyi Termal Suları
Kaplıcalar bu şifalı suların üzerine kurulmuş olan tesislere verilen genel bir isimdir. Bu tesisler içerisinde termal sular banyo, kısmi banyo, peloid ya da içmece şeklinde yer almaktadır. Çeşitli hastalıklara göre ve hastaların ihtiyacına göre termal sulardan farklı biçimlerde yararlanılmaktadır. İdrar yolları iltihabı ya da mide rahatsızlıklarında termal sular içilirken kas ağrıları ya da kemik erimesi gibi rahatsızlıklarda banyo tedavisi uygun görülmektedir.
Kaplıcanın Faydaları Nelerdir?
Binlerce yıldır termal suların iyileştirici gücü alternatif tıp yöntemi olarak kullanılmaktadır. Kaplıcalar fay hatlarının yaygın olduğu bölgelerde yer almaktadır. Bu bölgelerden bir tanesi olan Japonya’da da termal sular pek çok rahatsızlığın tedavisinde kullanılmaktadır.
Yalnızca Japonya değil dünyanın dört bir yanında kaplıca suları ile tedavi yöntemleri kullanılmaktadır. Balneoterapi adı verilen ve sıcak ya da soğuk su ile masajın birleşerek ortaya çıkardığı bir tedavi biçimi mevcuttur. Balneoterapi ile kan dolaşımının artması ve bedenin yenilenme sürecine girmesi sağlanmaya çalışılır. Bununla birlikte kaplıcaların pek çok faydası vardır. Kaplıcaların faydaları için şu şekilde listelemek mümkündür:
- Cilt hastalıkları, varis ve selülit gibi istenmeyen sorunlara karşı kan dolaşımı artırılarak mücadele edilir.
- Kaplıca tedavisi ile stres vücuttan uzaklaştırılır. Böylece stres kaynaklı bir çok rahatsızlığın önüne geçilmiş olur.
- Kaplıca tedavisi kas ve eklem ağrılarının giderilmesine yardımcı olur.
- Kaplıcalarda yüksek oranda silika içeriği bulunur ve içerik sayesinde cilt yumuşar. Aynı zamanda su içinde yer alan kükürt sedef ve egzama hastalıklarının etkilerini azaltmaya yardımcı olur.
- Kaplıca suları vücuda detoks etkisi yaratır ve vücutta yer alan toksik partikülleri temizler.
- Termal suyun içerisinde vakit geçirmek bağırsak sistemini uyarır ve metabolizmanın daha hızlı çalışmasına yardımcı olur.
- Termal suların içerisinde yer alan kükürt ve demir mineralleri bağışıklık sisteminin güçlenmesine yardımcı olur.
Dünya Üzerinde Yer Alan Doğal Kaplıcalar
Kaplıcaların faydaları saymakla bitmez. Pek çok rahatsızlık için şifa kaynağı olan kaplıcalar hem Türkiye üzerinde hem de dünyanın birçok yerinde yer almaktadır.
Her sene binlerce insan tarafından ziyaret edilen ve hem sağlık amaçlı hem de turizm amaçlı olarak tercih edilen kaplıcalar içerisinde en iyisinin hangisi olduğu pek çok kişi tarafından merak edilmektedir. Dünya üzerinde yer alan en iyi kaplıcalar şunlardır:
- Pamukkale, Türkiye
- Takaragawa Onsen, Japonya
- Terme di Saturnia, İtalya
- Waikato, Yeni Zelanda
- Minerva Terrace, ABD
- Aldatma Adası Kaplıcaları
- Blue Lagoon, İzlanda
- Kurukawa Onsen, Japonya
- Dominika’nın Kaynayan Gölü
- Kızartma Tavası Gölü, Yeni Zelanda
Kaplıcalarda Dikkat Edilmesi Gerekenler
Kaplıcaların pek çok faydası vardır. Ancak kaplıcaların bu faydalarından en doğru şekilde yararlanabilmek için dikkat edilmesi gereken birkaç unsur vardır. Bunun başında 70 üstü bireylerin, hamilelerin, yüksek tansiyon ya da diyabet gibi hastalıklara sahip olan kişilerin doktor onayı olmadan kaplıcalardan faydalanmaması gelmektedir.
Aynı zamanda kaplıcalardan faydalanan kişilerin bol miktarda sıvı tükettiklerinden emin olması gerekmektedir. Bazı kaplıcalarda gözle görülmesi zor olan kırmızı örümcekler yer almaktadır. Bu örümceklerin herhangi zehir bir etkisi yoktur ancak ağrılı kaşıntıya sebep olabilmektedirler. Bu nedenle sudan çıkar çıkmaz kaşıntıyı önleyen kremlerden sürmek faydalı olacaktır. Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise kaplıca sularında yer alan kükürt maddesidir.
Nadir de olsa kükürt alerjik reaksiyona yol açabilmektedir. Bu nedenle alerjik belirtiler hissedildiği takdirde derhal doktora başvurmak gerekmektedir. Kaplıcalardan faydalanan kişilerin 20 dakikadan uzun süre sıcak suyun içerisinde yer alması bazı tehlikeler içerebilir. Aynı zamanda suyun içerisinde hareket etmektense dik durmak ya da oturmak daha faydalıdır. Sudan çıktıktan sonra da hareket haline geçmeden evvel 20 dakika kadar dinlenmek önemlidir. Kaplıca sularına girmeden ve çıktıktan hemen sonra duş almak da hijyen kuralları gereği ihmal edilmemesi gereken bir konudur.